doğduğum gün manşet buymuş...
nasıl yani:))

birinin bloğundan arakladım:))
(biyonikedi)
araklamak:)
ehehheheh
nasılda keyiflidir bu kelime.
araktan gelir sesiii:)
ahh... çok yoruldum bugün.
çok yoruldum ama güllaç yedim
bir dilim cevizli
bir dilim fındıklı
cevizli çok güzeldi
bir de pazara çıktım iş dönüşü
taze ceviz aldım
acı acı yedim ondan da 4 tane
çinko deposu.
bende eksikte kendileri...
taze nane aldım yine
kekikte ve rokada ve maydonoz ve tere ve çanakkale domatesi ve minik havuç ve mor lahana ve kıvırcık ve kereviz ve armut vee yeşil elma vee günkurusu veee sanırım mutfağa bakmalıyım. kopya sayılmaz bu. sadece unuttum.
neyse
zaten ters bir gün daha bitti
bacağıma tablo düştü.
tuz buz oldu
tamam nazar bozar da...
eee eve kadar kanadı
yolda karşınızdan dizi kanayan bir kız gelse ne yaparsınız?
yok benim kanım bozuk
hala kanıyor.
neyse
okulun ilk günü
öğrenciler nasılda heyecanlı.
bugün okula gelen babalardan biri oğluyla vedalaştı
sonra da hüngür hüngür ağladı
ama nasıl...
ilgimi dağıtmasam ben de ağlayacaktım ya neyse
adamcağız kıpkırmızı gözlerle hala oğlunu izlerken uzaktan
bir daha görmemecesine bakıyordu
öyle ki akşam almaya geldiğinde şaşırdım...
biz bu bakışımızı kaybettik
yok.
bir daha görmemecesine.
adamın gerçek sesini duymadm
hani yakazanın hikayesinde anlattığı gerçek sesi
ama an için duyumsadım
sonra sağır olmayı seçtim.
daha az gerçekli.
oysa ben yorgun bir savaşçı kadar eğlenceliydim...
araya girme yakaza!
bla bla blaaa...
"hüseyin diye bir eleman vardı.. ama nasıl anlatıyım size..
öyle naif efendiden bir çocuk.. sakince konuşan...
kelimeleri ağzından bal olup çıkan bir eleman işte..
masaya kapaklanmış ağlıyor.. arada yine çığlıklar çıkıyor
ağzından.. ama nasıl içden çıkan bir ses.. barışla birbirimize baktık..
nasıl olur lan bu ses bu adamdan nasıl çıkar diye...
.
ama çıkıyor işte..
.
neyseee.. o gün hüseyine bir telefon geliyor birinden..
bu bizim ki efendim diyor.. karşıda ki denyoda aniden
baban öldü gel diyor.. ve onunla birlikte bizim hüseyin de
kendinden geçiyor..
.
işte böyle...
.
insanın gerçek sesi bu..
.
hüseyin'in gerçek sesi buymuş arkadaşlarım...
allah kimseye kendi sesini göstermesin mi diyeyim..
ne diyeyim ki bilmiyorum...
.
öyle naif efendiden bir çocuk.. sakince konuşan...
kelimeleri ağzından bal olup çıkan bir eleman işte..
masaya kapaklanmış ağlıyor.. arada yine çığlıklar çıkıyor
ağzından.. ama nasıl içden çıkan bir ses.. barışla birbirimize baktık..
nasıl olur lan bu ses bu adamdan nasıl çıkar diye...
.
ama çıkıyor işte..
.
neyseee.. o gün hüseyine bir telefon geliyor birinden..
bu bizim ki efendim diyor.. karşıda ki denyoda aniden
baban öldü gel diyor.. ve onunla birlikte bizim hüseyin de
kendinden geçiyor..
.
işte böyle...
.
insanın gerçek sesi bu..
.
hüseyin'in gerçek sesi buymuş arkadaşlarım...
allah kimseye kendi sesini göstermesin mi diyeyim..
ne diyeyim ki bilmiyorum...
.
blaa blaa blaa....
böyle işte...
-----------------------------------------
ve kırdı
cam ayakkabısını prenses...
hem de prensin kafasında:)
eyleme sevgiler.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder